*

*

*

*

Meral'in Sevgi Sitesi

 

Giriş | İçerik | Sevgi Nedir? | Şiirlerim | Hayatın İçinden | Sizin İçin | Sizin Seçtikleriniz | Resimler | Meral Kim? | Linkler | E-Karts |E-mail

Geri

Meral Kim?-Bir İnsan-

İleri

İnsanları sevdiğimiz ya da sevme imkanı bulduğumuz oranda insan olmuşuzdur.

 

 

              Yıl 1953...İlkbahar bütün gücüyle sarsıyor doğayı...Uykudan uyanma zamanı geldi artık. Yeniden doğma zamanı...Ve uzaklarda bir evde  karnı burnunda bir kadın doğum sancıları çekmekte..Nisan ayının ilk perşembesinde bir bebeğin feryadı yükseliyor pencereden, zira o başına gelenleri bilmekte...Anne yorgun ama mutlu, bebek ağır ve umutlu...2 Nisanda dünyaya gelen bu insan bir kız çocuğu...Adı Meral...O günden beri yaşamaya devam etmekte...

              Doğduğu ve 17 sene yaşadığı şehirden ve ülkeden çiçeği burnundayken ayrılan bu insan, yaşamını uzun seneler onun ikinci vatanı haline gelen Almanya'da sürdürür, pek çok ülkeyi dolaşır ve olgun bir meyve olarak tekrar doğduğu yere geri döner...Eşiyle birlikte oturuyor şimdi bu şehirde...Boncuk, evin köpeği, ve 14 kedisi onlara eşlik etmekte...

              Uzun seneler çeşitli mesleklerde çalışmasının yanı sıra, sosyal danışmanlık, eğiticilik ve tercümanlık yapan Meral'in uzmanlık alanı Alman Dili ve Edebiyatıdır.

Ben şimdi 6 yaşındayım...

Boncuk

Minnoş ve yavrusu Mühür...Diğerlerini daha sonra göreceksiniz...

Birbirimize "evet" dediğimiz gün ılık bir bahar günüydü...Gözlerimiz de güneş gibi ışıl ışıl yanıyordu...

             Farklı kültürleri ve farklı insanları tanıma şansına sahip olduğu için, bütün insanları kardeş olarak değerlendirir ve dünya vatandaşı olduğunu düşünür...Bu mavi gezegen bizim gezegenimizdir der, "O köy bizim köyümüzdür" der gibi...

             Hayvanları çok ama çok sever..Özellikle de kedileri. Kendisi de bir çeşit kedidir zaten:-)...Onu kedileriyle konuşurken izleyenler bunun gerçekten mümkün olduğunu görebilirler...Onların arasındaki bu iletişim, bu sevgi bağı doğadan gelir..."Ben sevmeyi ve doğanın gerçeklerini kedilerden öğrendim" derken içini tarifsiz bir sıcaklık kaplar ve gözleri ışıl ışıl yanar. Bahçedeki bütün kediler Boncuk'un dostudur...Bilinen türde "kedi ile köpek gibi" hikayesi değil bu...Onlar burun buruna birbirlerini okşamayı severler, kavga da ne demek?...

              Dil bilimcisi olan ana kedi Meral, kedilerin dillerini de incelemeye almıştır:-)... Günün birinde böyle bir siteyle karşılaşırsanız hiç şaşırmayın...

               Bir zamanlar kitap kurdu olan ana kedi, şimdi zamanının çoğunu bilgisayarın başında geçiriyor...Ne demişler, "zaman sana değil, sen zamana uyacaksın". Yaratıcılığı öngören site hazırlama çalışmaları onun için vazgeçilmez bir zevk haline gelmiş...Elbette amatörce bir uğraş bu, lakin zevk verdiği oranda, öğrenmeyi körüklüyor...

               Bunun ötesinde seyahat etmeyi, motosikletle dolaşmayı, dans etmeyi, voleybol oynamayı, müzik dinlemeyi, duygularını nazım ve nesir şeklinde kaleme almayı, resim yapmayı, dikiş dikmeyi, bahçeyle uğraşmayı, araştırmayı, denizi, rüzgarı, yağmuru ve özellikle de özgürlüğü çok seven bu çocuk ruhlu kedinin  merak etmediği hiç bir şey yok gibidir...Zira yaşamla ilgili her şey, yaşamın oluşumu ve gelişimi için gerekli olduğundan ötürü vardır ve bunları tanımaya çalışmak yaşamı anlayabilmek için kaçınılmaz olduğu kadar, zevklidir de..İnsan özüyle uyum içerisinde olduğu müddetçe yaşamdan zevk alır, diye düşünür...Yaşamayı ve doğayı çok sevdiği içindir ki, bu yaşına rağmen oldukça dinamik ve enerji doludur...Bir de şu sigara alışkanlığından vazgeçebilse..."Ama itiraf etmeliyim ki, tüm zararlarına rağmen sigara içmekten tarifsiz bir haz duyuyorum, bu da benim zayıf noktalarımdan bir tanesi işte" diyerek gülümser. Hatalarıyla, kusurlarıyla ve tüm  olumsuzluklarıyla insanın kendisini olduğu gibi kabul etmesinin ve sevmesinin gerekliliğine inanır ve ancak bu şekilde değişimin mümkün olabileceğini söyler...Ve devam eder: "Açan güle bir bak, onu neden seversin? Koşup oynayan bir kedi yavrusunu annesinin yaladığını görünce, neler hissedersin? Baharda kızıla bürünmüş bir gelincik tarlası içini neden böyle ısıtır? Küçük bir bebeğin ağlaması yüreğini neden böyle sızlatır? Çiçek açmış bir badem ağacı içini neden yaşama sevinciyle doldurur? Sıcak bir yudum kahvedeki lezzetten neden vazgeçemezsin? Yemekten sonra yaktığın  sigarandan ciğerlerine dolan  ilk nefes neden böyle huzur verir? İçtiğin bir bardak soğuk su neden böyle ferahlatır? Sabah dalından koparıp yediğin kirazın tadı neden hala damaklarındadır?" Ve birden dudaklarında bir  tebessümle gözleri dolar, sesi titrer ve yutkunarak uzaklara dalıp gider...

                Her insanın kendi başına bir dünya olduğunu bildiği için, o da kendini kendi dünyasında bulmaya çalışıyor işte...Bakalım bu uğraş onu nerelere götürecek...

 ************************** 

                Bazen bir anın dahi sayfalarca anlatılabildiğini düşünürsek, yaşanılanların  ve bu uzun senelerin  bir sayfaya sığdırılamayacağını çok iyi anlayabiliriz. Bir canlı, ve özelliklede bir insan, öylesine bir deryadır ki, onu birkaç sözcüğe sığdırmaya çalışmak o dünyaya kapımızı kapatmış olmamız anlamına gelir...yaşayan bir varlık, sürekli değişim halindedir..Dünkü benin bugünkü ben olması mümkün müdür?..Bırakın dünü bir saniye önceki benle, bir saniye sonraki ben bile öylesine farklıdır ki...Beraber yaşadığımız ve tanıdığımızı sandığımız insanları ne kadar tanırız dersiniz? ya kendimizi, kendimizi tanıdığımızı söyleyebilir miyiz? Ben söyleyemem...Ama bu sorun değil zaten...Güzel olan, heyecan uyandıran ve her yeni güne büyük bir merak ve sevinçle başlamama neden olan şey, o günkü beni ve içinde bulunduğum evreni yaşayabilecek olmamdan kaynaklanır...

               Yaşama sevinciniz, her ne olursa olsun, yüreklerinizden asla silinmesin...Yaşamayı bildiğimiz oranda ölmeyi de bileceğimizi unutmamalıyız...Ölüm, yaşadığımız sürece bize yaşamın değerini hissettirmesi açısından gerekli ve yerinde bir değişimdir aslında...Yaşamı sevmek, ölümü sevmek gibidir...Sevgi ise, her şeyi içerir....Var olan, özünüzde saklı sevgiyi yaşayabilmeniz ve yaşatabilmeniz dileğiyle....

**************************

           Bu web sayfası benim ilk bebeğim...Daha yeni doğdu...Ama cesurca büyüyecek ve emin adımlarla yoluna devam edecek...Onun oluşumunda bana yardımı dokunan herkese en içten sevgilerimi göndererek teşekkür etmek istiyorum..Bu yardımlar sözlü olduğu kadar yazılımlarla da gerçekleşti zira. Özellikle 'Braveheart'ın yanı sıra, örneğin buradaki Java yazılımları, Bravenet'in sunduğu "Webmaster'ler" için bilgiler, Dynamic Drive'ın imleç süsleri, ve daha bir sürü siteden edindiğim bilgiler, küçük hareketli resimler vs. vs...Bunların hepsi ücretsiz sunulan hizmetler ve böyle bir anlayışın altında da temelde yine sevgi yatmakta bence...Ey insanlar, iyi ki varsınız!

Giriş | İçerik | Sevgi Nedir? | Şiirlerim | Hayatın İçinden | Sizin İçin | Sizin Seçtikleriniz | Resimler | Meral Kim? | Linkler | E-Karts |E-mail

Designed by S.M.A © meral@meralinsevgisi.com

Meral'in Sevgi Sitesi